Markaların ortak üretimleri günümüzde çok daha fazla olmaya başladı. Toyota’da bunu en çok yapan markalar arasında yer alıyor. Toyota Supra’nın aslında bir BMW Z4 olması, Proace modelinin aslında PSA Grubundan gelmesi gibi Proace City modeli de ticari otomobil konusunda çok fazla çalışma yapan PSA Grubundan gelen bir model. Bakalım Toyota Proace City ile neler yapacak?

Peugeot Rifter, Citroen Berlingo, Opel Combo, Toyota Proace City. Bu 4 modelin arasındaki farkları sorarsanız sadece logoları diyebilirim. Tasarım detaylarındaki ufak farklılıklar dışında bu hafif ticari araçlar arasında en ufak bir fark bulamazsınız. Tabi sunulan donanımlar ve iç tasarımdaki detaylardaki değişiklikleri de saymak gerekli. Durum böyle olunca işin içine tamamen marka algısı giriyor. Hangi ülkelerde hangi markanın algısı daha yüksek ise o markanın satışı doğal olarak daha fazla olacaktır.

Neyse bu testte konumuz Toyota’nın bu segmente ülkemizdeki ilk girişi olan ve oldukça iddialı olduğu modeli Proace City. Telaffuzu oldukça zor olan model, ilk baktığınızda diğer modellere benziyor ancak Toyota amblemleri ile dikkat çekici olduğunu söyleyebiliriz. Aracın ön tasarım detaylarının Citroen Berlingo Van’dan alınmış olması ise farklı olmasını sağlıyor. Çünkü bu dış görüntüde tamponu siyah plastik olmayan tek model Toyota Proace City.

Yan tasarımda Proace City yine Berlingo Van’da gördüğümüz geniş koruma çıtalarına sahip. Bu çıtaların üstünde yer alan krom detay ise oldukça şık bir görüntü oluşturuyor.

Arka tasarımda ise bir çok hafif ticari otomobilde gördüğümüz dümdüz yapı hakim. PSA Grubundaki tüm araçlara benzer olan yapı ise tam olarak burada fark ediliyor. Citroen Berlingo ile birebir aynı iç tasarıma sahip olan stop lambaları ince ve uzun yapıya sahipler. Aynı zamanda bagajdan ayrı bir şekilde açılan arka cam ise yükleme kolaylığı sağlıyor. Ancak rakibi olan Doblo’daki gibi bir pandizot olmasını isterdim. Yük taşıma kapasitesi 3-4 kg civarında olan pandizot’u camı açtığınızda kaldırmak pek de kolay olmuyor.

775’lik devasa bagaj hacmi, tavana kadar yükleme yaptığınızda 1355 litreye yükseliyor. Ancak bu kapasitede bana yetmez diyenlere her biri ayrı katlanan koltukları katladığınız zaman tavan seviyesine kadar 3000 litreye çıkıyor.

Proace City’de saklama alanları konusunda da çok fazla detay bulunuyor. Bagaj bölümünde tavan konulmuş olan uçak tipi rafın içerisine eşyalarınızı koyabiliyorsunuz. Ayrıca bu rafa arka taraftan da ulaşabiliyorsunuz. Ancak aracımızda bulunan metal ayraç bunu yapmanızı engelliyor. Keşke bu tasarlanırken o kapak bölümleri boş bırakılsaymış.

Arka koltuklara geçtiğinizde çok geniş bir alanla karşılaşıyorsunuz. 3 kişinin konforlu bir şekilde yolculuk yapabileceği arka koltuklarda, ön koltuk arkalarına monte edilen sehpalar ise uzun seyahatlerin arka yolcular için daha zevkli olmasını sağlıyor.

Aynı zamanda arka yolcular için havalandırma ızgarası sunan Proace City’de arka hava akış hızını ayarlamanız da mümkün. Karartılmış arka camları olmasına karşın arka kayar kapılarda perdeye de yer veren otomobilde seyahatler gerçekten çok zevkli olacaktır.

Ön tarafta ise PSA Grubundan alışkın olduğumuz her şey birebir aynı şekilde korunmuş. Çok büyük olan ön konsolun nedeni ise aracın motorunun oldukça arkaya konumlandırılmış olması. Bu uzun konsolun olmasının bir avantajı ise bir mağara edasıyla derinliğe sahip olan üst ve alt torpido gözleri. İçerisinde onlarca eşyayı sığdırabileceğiniz bu gözlerin açılması kapanması ise bir ticari araçtan beklendiği gibi sert.

Sürücü ve yolcu koltuğunda tek kademeli koltuk ısıtma sunan Proace City’nin kullanımına Toyota kullanıcıları alışmakta biraz zorluk çekebilir. Ancak PSA grubu araçtan geçen herkes bu otomobilde oldukça rahat edecektir. Direksiyon üzerinden kontrol edilen ve tüm donanım seçeneklerinde standart olarak sunulan 8 inç multimedya ekranı yine tüm donanımlarda Apple Car Play ve Android Auto desteği sunuyor. Bazen takılmalar yaşayan sistem, oldukça anlaşılır ve kolay bir yapıya sahip.

Flame X-Pack versiyonundan itibaren sunulan elektronik park freni ise size ek saklama alanları yaratıyor. Ortada bulunan devasa saklama alanı neredeyse 1.5 litrelik 5 tane su şişesini içerisine alacak kadar büyük bir yapıya sahip. Ancak manuel el freni olan versiyonda ne yazık ki buna sahip olamıyorsunuz.

Ön yolcularda ise çok büyük bir eksik bulunuyor. Ne yazık ki elinizin altında bir bardak kahvenizi koyabileceğiniz en ufak bir alan dahi yok. Bu nedenle ön koltuklarda içeceklerin taşınması konusunda büyük sıkıntı çekebiliyorsunuz. Bu eksikliği kapatmak için tasarlanmış torpido üzerindeki bardaklıklar ise hem sürüş güvenliği, hem de ulaşmak için biraz uzakta kalıyor.

Deri direksiyon simidi, döndürmeli vites mekanizması, vites arkasındaki kulakçıklar, adaptif cruise control, şerit takip sistemi, anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemi, kör nokta uyarı sistemi, panoramik cam tavan gibi lüks detaylara sahip olan otomobilde konforu ve güvenliği bir arada yaşamanız çok olası.

Toyota, Proace City’de en düşük donanımı sadece 1.5 litre 100 HP gücünde 5 ileri manuel olarak sunuyor. Diğer tüm donanımlarda aracı 1.5 litrelik 130 beygir gücündeki motor ve 8 ileri tam otomatik Aisin marka şanzıman ile satın alabiliyorsunuz. Kendini kanıtlamış olan bu ünite oldukça ekonomik ve konforlu bir sürüş sunuyor sizlere. Bu motor şanzıman kombinasyonu sayesinde 11.1 sn’de 100 km/s hıza çıkan otomobil, 183 km/s son hıza da sahip.

Fabrika verilerine göre ortalama 4.4 litre/100 km’lik tüketim değerine sahip olan Proace City, bizim testimiz sonucunda 300 km’lik yoğun İstanbul trafiği ve yaklaşık 200 km’lik uzun yol, 100 km’lik de performanslı kullanım sonucunda 6.3 litrelik ortalama tüketim değerine sahip oldu. Daha sakin bir şehirde bu tüketim değeri en az 1 litre daha alta inecektir.

Passion X-Pack donanımı ile 17 inçlik lastiklere sahip olan otomobili 16 inçlik jantlar ile almak biraz daha konforlu olacaktır. Çünkü 205 milimetrelik taban ölçüsü 16 ve 17 inç seçeneklerinde değişmiyor. Ancak görüntü olarak güzel olduğunu söylememek de olmaz.

Orta sertlikte tasarlanmış olan süspansiyon sistemi Proace City’de çok iyi bir yol tutuşa sahip olmanızı sağlıyor. Bu sertlik konforu biraz öldürse de yerden yüksek ve ağır olan bu otomobilin içerisinde güvenle yol almanız sağlanmış oluyor. Direksiyonun tepkilerine alışmak kolay olsa da direksiyon şehir içinde biraz sert kaçabiliyor, alışınca ise ticari bir otomobil değil biraz daha sert bir binek otomobil kullandığınızı düşünebilirsiniz.

Türkiye’de Proace City’nin ilk 15 kullanıcısından biri olduğumuzu da bildirmek isterim. Bu siz okuyucularımızın destekleri sayesinde.

Proace City’nin lansmana özel fiyatları için buraya tıklayabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir