Markaların birleşmeleri, markaların karakterlerinde değişime neden olmaya başladı. Fransız PSA Grubu’nun aldığı Opel ise Alman mühendislerinin dokunuşlarıyla Opel Corsa’yı ortaya çıkarttı. Bizler de Opel Corsa’yı test ettik.
Günümüzde büyük olarak gördüğümüz markalar ekonomik olarak sıkıntıya düşebiliyorlar. Böyle durumlarda ise daha büyük üreticiler bu markaların kurtarıcıları oluyor. General Motors’un bir üyesi olan Opel’de günümüzde bu duruma düşen markalardandı. AR-GE konusunda geri kalan marka, günümüz standartlarını yakalamakta zorlanıyordu ve bu durum satışların düşmesine markanın da kar oranının çok azalmasına neden oluyordu. Durum böyle olunca da Opel’in yeni bir destekleyici güce ihtiyacı vardı. Bu destekleyici güç PSA Grubu oldu. Fransız PSA Grubu, altındaki güçlü markalar ile Opel’e tam destek olacak ve yeni otomobillerinin tüketicinin yüzünü güldürecekti.
Bu durum, gerçek hayata uygulandı. Sonuç ise mükemmele yakın oldu. Alman üretici Opel, geçirdiği zor günlerden mükemmel bir şahlanma ile çıktı. Bu çıkış o kadar kısa sürede gerçekleşti ki, Opel’in satışları tüm dünyada neredeyse ikiye katlandı. Bu birleşmenin ilk aracı ise Opel Corsa oldu. PSA Grubu’nun alt yapısı, verimli motorları ve iyi işçilik kalitesi ile birleşen Opel Corsa, ülkemizde de çok sevilen otomobiller arasında yer aldı.
Bizler de bu güzellikleri bir araya getiren modeli test etme fırsatı bulduk. Öncelikle aracın dış tasarımından bahsedelim.
Opel’in yeni tasarım felsefesinin ilk ürünü olan Corsa, teknolojinin tüm nimetlerinden dış tasarımında faydalanmış. LED farlar, LED gündüz farları aracın ön tasarımına hem segmentinin şirinliğini katarken, Alman otomobillerinin sert duruşunu da destekleyici bir tasarım ortaya çıkartmış. Kıvrımlı yapısı sayesinde otomobilin albenisi de oldukça artmış.
Yan tasarımda da artık daha alçak tavan yapısı ile spor bir otomobil hissiyatı veren Corsa, arka tasarımda ise minimal çizgiler ile kendini göstermeyi başarmış.
Eski nesline göre daha küçük ve kompakt gibi duran otomobil aslında eski nesline göre oldukça büyümüş. Bu genişliği ise iç mekanda fark ediyorsunuz.
İç mekanda artık daha teknolojik, daha kaliteli bir Corsa’yla baş başa olduğunuzu fark etmeniz çok uzun sürmüyor. Dokunduğunuz çoğu yerde yumuşak plastik ve yumuşak dokulu sert plastik tercih edilmiş. Bu da eski Corsa’larda olmayan Alman kalitesi hissiyatını çok daha iyi yaşamanızı sağlamış.
İç mekanda aracın Opel olduğunu anlamanızı sağlayan tek detay ise direksiyon olarak kalmış. Astra’nın son neslinden beri görmüş olduğumuz direksiyon simidine Corsa’da da yer verilmiş. Geri kalan tüm detaylar ise PSA Grubu’na ait. Ancak bu kötü bir durum değil.
Aracın belki de en kötü görünen noktası ise gösterge paneli. Sanki son anda takılmış gibi duran 7 inçlik gösterge paneli çok fazla detay sunmuyor ve oldukça küçük görünüyor. PSA Grubu’nun diğer aracı olan Peugeot 208’e benzer bir ekran burada görmek çok isterdik. Bu ekranın Elegance donanımından itibaren sunulduğunu da hatırlatmakta fayda var.
Ortaya geçtiğimizde ise bizi Edition donanımından itibaren standart olarak sunulan 7 inçlik multimedya ekranı karşılıyor. PSA Grubu’ndan da alışkın olduğumuz bu ekranın kullanımı oldukça kolay. Ancak biraz yavaş kaldığını söylemek gerek. Bu ekranın Apple Car Play ve Android Auto desteği sayesinde daha akıcı ve daha hızlı kullanılır hale geldiğini söylemek gerek.
Multimedya ekranının altında ise sadece Ultimate donanımda sunulan dijital klima bulunuyor. İki bölgeli olan bu klimanın kullanımı oldukça kolay.
Daha dışarıya alınan tekerlekler sayesinde arka koltuklarda daha çok alan sunan Corsa’nın arka koltuklarında yolculuk yapmak oldukça keyifli. Panaromik cam tavanında baş mesafesine çok büyük olumsuz bir etkisi bulunmuyor. Dışarıya alınan tekerleklerin bir diğer artısı ise bagaja yansımış durumda. Çok fazla girinti çıkıntı içermeyen bagaj, 309 litrelik hacime sahip. Sınıfına göre ortalama düzeyde kalan bagajı, koltukları katlayarak 1081 litreye kadar büyütebiliyorsunuz.
Corsa’nın sürüşüne geçtiğimizde ise bizi kaputun altındaki PSA Grubu’nun 1.2 litrelik 130 beygirlik motoru ilk olarak karşılıyor. 230 Nm de tork üreten bu motor, yıllarca tüketim ödülleri almış bir motor. Gücünü 8 ileri tam otomatik şanzıman ile tekerleklerine aktaran Corsa, Ultimate donanımında 17 inçlik jantlar ile geliyor.
Tork konvertörlü şanzıman, 17 inçlik jant ve görece geniş tabanlı lastikleri sayesinde gücünü çok iyi derecede yere aktaran otomobilin, 0-100 km/s hızlanması sadece 8.7 sn sürüyor. Testimiz sırasında aracın bu hızlanmayı biraz daha iyi yaptığını da gördük.
Peki bu motorun bir de 100 beygirlik versiyonu var daha uygun fiyatlı onunla arasında ne fark var diyenler vardır elbet. Farkı ise sadece yazılımsal. 100 beygirlik motor ile 130 beygirlik motor arasında en ufak bir teknik fark yok. Ancak 100 beygirlik motorun 130 beygir olan versiyonundan az yaktığını teknik veriler söylese de kullanıcılarından aldığımız dönüşlere göre 130 beygirlik motor şehir dışı kullanımda daha düşük yakmayı başarıyor. Fabrika verilerine göre ortalama 4.5 litre/100 km tüketim değerine sahip olan Corsa’nın testimiz sonucundaki ortalama tüketim değeri 6.1 litre/100 km’ydi. Ancak daha dikkatli kullanım ile bu tüketimin 0.5 litre düşmesi mümkün.
Sürüşe geçtiğimiz zaman Opel’in sürüş karakterinden çok bir şey kaybetmediğini görüyoruz. Corsa ile virajdan viraja atladığınız zaman PSA Grubu’nun alt yapısının o kadar iyi olduğunu görüyorsunuz ki. Aynı zamanda biraz hissiz olan direksiyonun da tepkilerinin direktliği de sizleri mest ediyor. Orta sertlikte olan süspansiyon sistemi, 17 inç jantlar ve dar yanaklı lastiklerle birlikte çukurlarda korkmanıza neden olabiliyor. Bu nedenle 17 inç yerine 16 inçlik jantları tercih etmenizi öneririm.
Opel Corsa, Editon donanımından itibaren sundukları ile B Segmentinde oldukça ses getiren bir otomobil. Tabi fiyatları ise rakipleriyle kafa kafaya diyebiliriz. Bu nedenle listenizi güvenlik öncelikli hazırlıyorsanız Corsa listenin en üst sıralarında olmayı hak edecek bir otomobil.
Opel Corsa’nın fiyat listesine buradan ulaşabilirsiniz.